Migren: Sadece Baş Ağrısı Değil, Ciddi Bir Nörolojik Hastalık

0
50

Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, günlük yaşamı sekteye uğratan ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren önemli bir sağlık sorunu olarak öne çıkıyor. Türkiye’de ise her 100 kişiden 16 ila 21’i migren hastası. Özellikle kadınlarda daha sık görülen bu hastalık, toplumda hâlâ yeterince ciddiye alınmıyor. Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Nöroloji Uzmanı Dr. Meliha Aydın, migrenin belirtilerini, korunma yollarını ve tedavi seçeneklerini değerlendiriyor.

Migrenin Belirtileri

Dr. Aydın, migreni “Başın bir tarafında yoğun, zonklayıcı ağrılarla kendini gösteren, bulantı, kusma, görme sorunları, konuşmada bozukluk, denge kaybı, ışık ve sese hassasiyet gibi belirtilerle birlikte görülen nörolojik bir hastalık” olarak tanımlıyor. Migren hastalığı, çocukluk döneminde başlayabileceği gibi yetişkinlik dönemine kadar da belirti vermeyebiliyor. Ailede migren öyküsünün varlığı, hastalığın ortaya çıkmasında önemli bir risk faktörü olarak kabul ediliyor. Dr. Aydın, “72 saatten fazla süren migren atakları acil tıbbi müdahale gerektirir.” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekiyor.

Toplumsal Etkileri

Migrenin yalnızca bireyleri değil, toplumu da etkileyen bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Dr. Aydın, “Migren hastaları, günlük yaşamlarında ve iş hayatlarında ciddi zorluklar yaşar. Migren atakları nadir de olsa migren enfarktüsü adı verilen ciddi komplikasyonlara yol açabilir.” şeklinde uyarıyor. Birçok kişinin sadece ağrı kesicilerle geçici çözüm araması, yanlış ilaç kullanımına ve hastalığın kronikleşmesine yol açabiliyor.

Migreni Tetikleyen Faktörler

Dr. Aydın, migreni tetikleyen bazı yaygın faktörleri sıralıyor:

  • Hormonal değişiklikler
  • Aşırı alkol ve kafein tüketimi
  • Tuzlu gıdalar
  • Aşırı egzersiz
  • Ani hava değişimleri
  • Yoğun ortam kokuları
  • Uykusuzluk
  • Aç kalmak
  • Bazı yiyecekler (çikolata, peynir gibi)
  • Parlak ışıklar ve yoğun stres

“Tetikleyicilerin tanınması ve yaşam tarzı değişiklikleri, migrenle mücadelede önemli bir adımdır. Bireylerin migren günlüğü tutması farkındalığı artırarak atakları azaltabilir.” diyen Dr. Aydın, tedavinin kişiye özel olması gerektiğinin altını çiziyor.

Yanlış Bilgiler ve Tanı Süreci

Toplumda yaygın olan yanlış bilgilerin migrenin teşhisini zorlaştırdığını belirten Dr. Aydın, “Her baş ağrısı migren değildir. Migren yalnızca ağrı kesiciyle geçiştirilemez. Stres, açlık, uykusuzluk gibi etkenler atakları tetikleyebilir. Migren tanısı uzman hekim tarafından konulmalıdır.” şeklinde uyarıyor.

Son olarak, sürekli baş ağrısı yaşayan bireylerin bir nöroloji uzmanına başvurarak mutlaka değerlendirme alması gerektiğini vurgulayan Dr. Meliha Aydın, “Migren tedavisinde önleyici tedavi yöntemleri ve tedavi seçenekleri ile yaşam kalitesinin artırılması mümkündür.” diyerek sözlerini tamamlıyor.